Dört Adam

Şair olmadan önce dünyayı sırtlarında taşıdıklarına aldırmıyorlardı. Kaç yüz yılı devirdiklerinden habersizdiler. Günün birinde dayanacak yer bulamayınca, kalemlerine abandılar. Rüzgâr her yönden aynı esiyordu onlara. Yağmurların güneş yüzünden olduğunu anlamakta gecikmediler...

Hiç İşte

Hamlıktan Hiçliğe giden yolculukta; bazen insan yolunu şekillendirir, bazen de yolu insanı şekillendirir. Yavuz Nufel, her iki halde de yola utanç düşürmeyen nadir yolculardandır...

Zer mi? Hiç mi?

“Lalezar’ın “havzası”nda delilik ile bilgelik arasında sınırları her iki yönde zorlayan şair dost Yavuz Nufel sadece aşırı ihtiyatın “tarifi imkansız korku girdabı” nı değil, “ısmarlama şiirler”i de çoktan geride bırakmış, “ölüleri hiçbir zaman alkışlamamış”...

Lalezarda Deli Var

Satın aldığın, sana hediye edilen ya da bir şekilde sahip olduğun bu kitabın adına bakarak peşin hüküm verme hemen!.. “Deli” değilsin ve olma ihtimalin de yok! “Okumak pek akıllı işi değil!” desen de “Okuya okuya kafayı yiyenler var!” desen de: Bil ki tüm bunlara rağmen yanılıyorsun!..

40 Yıl 40 İnsan 40 Öykü

Hayatlarının baharında bir dilim ekmek, bir çift öküz, birkaç dönüm tarla için Sirkeci Garı’ndan yola çıkanların (ve şu anda hayatta olanların) gözlerinde bir bilinmeze gitmenin korkusu; dil, yol bilmemenin şaşkınlığından eser yok artık...

Şiirmatik

“Kim gurbette , kim sılada ya da gurbet nere, sıla nere” diye başlayacak olursak söze gürül gürül akan mısralarıyla bir dost buluruz karşımızda...

Yatsıda Sönmeyen Mum Işığında

Konuşmakla olsaydı,
Papağanınki de SANAT 
Laf-ı güzaf ile de 
Yapılmaz EDEBİYAT...